Türkiye Kamu-Sen Tüm İllerde 1 Günlük İş Bırakma Eylemi Yaptı
Şanlıurfa’da, 8. Dönem Toplu Sözleşme görüşmeleri kapsamında kamu işverenin zam teklifini kabul etmeyen Türkiye Kamu-Sen Şanlıurfa İl Temsilciliği iş bırakma eylemi gerçekleştirdi.

Türk Büro-Sen Şanlıurfa Şubesi eylem çerçevesinde basın açıklaması gerçekleştirdi.
Türk Büro-Sen Şanlıurfa Şube Başkan Vekili Ahmet Bahar
Kamu işvereninden beklentilerini sıralayarak kendilerine verilen teklifi kabul edilemez olduğunu dile getirdi.
Kamu İşveren kanadının yaptığı teklifin hayatın gerçekliklerinden uzak olduğunu dile getiren Ahmet Bahar açıklamasında, şunları kaydetti:
“Bugün burada yalnızca kendi geleceğimiz için değil,
4 milyon kamu çalışanı,
2,5 milyon emekli ve aileleriyle birlikte 25 milyon insanımızın onurlu bir yaşam mücadelesi söz konusudur,
Bizler, emeğin, alın terinin ve kamu hizmetinin temsilcileriyiz.
Hak aramak için buradayız, hakkımızı almak için buradayız, adalet için buradayız!
8. Dönem Toplu Sözleşme Görüşmelerinde kamu işveren tarafı bize ne teklif etti?
2026 yılı için taban aylığa 1000 TL; ek olarak %10+6,
2027 yılı için %4+4…
Bu teklif ne memurun ne emeklinin sofrasına çare olur ne de yarasına merhem!
Bu teklif, milyonların alın terini yok sayan bir tekliftir.
O yüzden biz bu teklifi reddettik, bugün de yüksek sesle reddediyoruz!
Ekonomik gerçekler ortada. Akaryakıta gelen zamlar, vergilerdeki ve cezalardaki artışlar, markette, pazarda uçan fiyatlar, zorunlu tüketim mallarındaki fahiş artışlar.
Hepsi açıklanan enflasyonun çok üzerinde.
Kiralar, memur maaşlarını ezip geçmiş durumda.
Büyükşehirlerde ve kıyı bölgelerinde memur barınamıyor, görev yerleri boş kalıyor.
Çünkü maaş ile kira yarışılamaz hale geldi!
Daha dün öğrenci servislerine %30 zam yapıldı.
Harcamalar katmer katmer artarken, maaşlar dirhem dirhem bile artmıyor.
Bir gerçeğin altını özellikle çiziyoruz: Memur ve emekli maaşları bugün insanca yaşamaya yetmiyor. Maaşlar, her ay eriyor.
Emeklilerimiz temel ihtiyaçlarını karşılamakta zorlanıyor.
İlave ek ödeme emekli maaşlarına yansıtılmazsa, bu mağduriyet önümüzdeki iki yılda daha da derinleşecek.
Yoksulluk hem çalışanın hem de emeklinin kaçınılmaz kaderi haline gelecek.
Kamuda aynı işi yapan, benzer eğitim düzeyine sahip ama farklı statüdeki çalışanlar arasında uçurumlar var.
Getirilen bu teklif, bu adaletsizliği gidermiyor.
Biz, Türk ve Türkiye Yüzyılı misyonuna yakışan bir kamu düzeni istiyoruz.
Bu yüzden 2026 yılı için %88,6, 2027 yılı için %45,2 oranında zam talebimizi masaya koyduk.
Ama bize gelen, hayattan kopuk, enflasyon hedefine sıkışmış, masa başında hesaplanmış bir teklif oldu.
Aile Yılı’ndayız…
Peki aileyi destekleyecek tek bir düzenleme var mı?
Reel artış istedik… Refah payı var mı?
Geçmiş kayıplarımızın telafisini talep ettik… Telafi var mı?
3600 ek gösterge sözü verildi… Çözüm var mı?
Vergide adalet dedik… Yük hafifledi mi?
Emekliye iyileştirme istedik… Karşılık var mı?
Bayram ikramiyesi dedik… Duyan var mı?
Yardımcı hizmetlilerin sorunları çözülsün dedik… Gören var mı?
Bugün ülke genelinde iş bırakma eylemindeyiz!
Hizmet üretmiyor, üretimden gelen gücümüzü kullanıyoruz.
Bizler; her gün canla başla, fedakârca görevini eksiksiz yerine getiren, memleketin dört bir yanında devletini onurla temsil eden kamu çalışanlarıyız.
Ancak bu ülkenin yükünü sırtlayan memurlar, hak ettiği ücreti alamıyor!
O halde buradan açık ve net söylüyoruz:
Kamu işvereni, gerçekleşen enflasyonu, büyüme oranlarını, refah payını, artan yaşam maliyetlerini ve geçmiş kayıplarımızı dikkate alarak yeni, gerçekçi ve kabul edilebilir bir teklif getirmelidir.
Bunu yapmazsanız, önümüzdeki iki yılda memur ve emekliler geçinme acziyetine düşecek, ülkemizin en nitelikli insan gücü çaresizlik içinde bırakılacaktır.
Kira yardımı, eş-çocuk yardımı, ısınma, ulaşım ve yemek ücreti gibi sosyal haklarda somut adımlar atılmalıdır.
Maaşlar, hayali tahminlere göre değil; markette, pazarda, kirada yaşadığımız gerçeğe göre belirlenmelidir!
Bize masa başı rakam değil, alın terimizin karşılığı olan rakam gerekiyor!
Bu sadece memurun değil, tüm milletin mücadelesidir!
Biz, hakkımızı almakta kararlıyız.
Ülkemizin dört bir yanında, aldığımız karara uyarak memurun gücünü hatırlatan, hakkı ve alın teri için omuz omuza mücadelemize destek veren tüm kamu çalışanlarına;
yaptığımız bu anlamlı eyleme sabır ve anlayış gösteren, bize yürekten destek olan vatandaşlarımıza en içten teşekkürlerimi sunuyorum.
Mücadelemiz memurun ortak mücadelesidir,
kazandığımız her hak hepimizin ortak zaferi olacaktır.”