Mimar Çelik, Şanlıurfa'daki Deprem Riskini Açıkladı

Mimar Bahattin Çelik, yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı:

 Türkiye’de 1999 yılından önce yapılan yapıların genel olarak 1999 sonrası yapılanlara göre daha az güvenli olduğu kabul edilir. Bunun temel sebebi, 1999 Marmara Depreminden sonra Türkiye’deki deprem yönetmeliklerinin ciddi şekilde güncellenmiş ve yapı denetim sisteminin sıkılaştırılmış olmasıdır. 1999 Depreminin büyük yıkımının ardındaki gerçeklerin temelinde, yapılarda çizilen statik projelerin kabul görmüş olduğu o gün ki değerlerdir. Statik proje çizilirken çizim aşamasındaki değerlerin yetersiz oluşuyla birlikte ortaya çıkan ve yapım aşamasında kullanılan demir ve betonun yapıyı depreme karşı yeterli seviyeye koruyamamıştır. 
Şanlıurfa özelinde 1999 yılı öncesi yapılan yapıları araştırdığımızda TÜİK’in 2021 yılı Bina ve Konut Nitelikleri Araştırması’na göre, Şanlıurfa’daki konutların inşa yıllarına göre dağılımı şu şekildedir: 
1980 ve öncesi: %5,5
1981–2000 arası: %18,5
2001 ve sonrası: %61,0
Bilinmeyen: %14,9
Dağılım sonucunda Şanlıurfa da 1999 yılından önce inşa edilen yapılan %24. Bu rakam neredeyse Şanlıurfa da bulunan her 4 yapıdan 1’ine tekabül ediyor. Merkez üssünün Şanlıurfa olduğu yıkıcı bir depremde verilere göre Şanlıurfa büyük bir yıkım riski altındadır.
Sonuç olarak; bu risk gözardı edilemeyecek boyuttadır. Şanlıurfa merkez nüfusu 1 milyonu aşmışken merkez ilçe mahallelerin birçoğunun kentsel dönüşüme ihtiyacı vardır. Başta büyükşehir belediyesi olmak üzere ilçe belediyeleri spesifik olarak kentsel dönüşüme bir bütçe ayırmamıştır. Şanlıurfa’da kentsel dönüşüm projeleri, belediyeler ve merkezi hükümetin iş birliğiyle yürütülmelidir ve projelere önemli bütçeler ve destekler ayrılmalıdır.